dilsiz köprü

insanları köprüleştirmek..

köprü olmak demek, araç olmaktan öteye gidememek demektir,
amacına ulaşmak isteyenlerin ayakları altına serilmek demektir.
kullanılmak ve iş bittikten sonra unutulmak demektir.

köprü fedakar bile olmaz. çünkü köprünün „kendi“si yoktur. asla olmamıştır.
köprü daima başkaları için var olmuştur. ve başkaları için var olmaya devam edecektir.

artık protesto ediyorum!
artık köprü olmak istemiyorum.
ne insanlar arasında, ne fikirler arasında, ne kültürler arasında ne de dinler arasında, ne de vs. vs.

beni köprü yapmak isteyenlere bundan sonra, köprünün bir ucunda dolanan aslan gibi çok fena kükrüyorum. çünkü ben de bazen çok fena kükrerim. dilsiz köprüye benzemem.
böyle biline.

2 Kommentare zu „dilsiz köprü

  1. öyle mi gerçekten? kükrer misiniz, kükreyebilir misiniz?
    zayıf olmak, güçlü olsan da kullanamamak, hep dengeye mecbur olmak, kendini denge unsuru olarak tanımlamak gerçekten çok yorucu değil mi?

  2. valla sizi bilmem. ben şahsen kükrüyorum. kibarca :D

    neticede insanız. öfkelendiğimizde bunu dışa vurmamız her zaman dengesiz bir hareketmiş gibi görülmemeli. aksine: bazen kükremek de dengenin bir parçası olabilir. hz. ömer de yeri geldiğinde dengeli bir şekilde kükrer imiş. iyi de eder imiş.

Hinterlasse einen Kommentar