bugün ne düşündüm biliyor musunuz? sokakta birsürü müslüman gördüm. zencisi, magreplisi vs. „fransa ne kadar laik olursa olsun bu insanların varlığını inkar edemez“ dedim içimden. burka yasağı getirmeye çalışan devlet, bunu başaramadı. evet, insanlara sokakta burka giymeyi yasaklama niyetindeydiler. neye benziyor bu? rusyada zamanında sokakta makasla dolaşıp milletin sakalını kesen devlet görevlilerinin yaptığına mı? türkiyedeki şapka devrimine mi? irandaki örtü meselesine mi?
varlık ve yokluk kavramları hakkında kafa yordum sonra. birşey varsa var, yoksa yoktur. çok basit gibi gözüken bu cümle alemin sırrını içeriyor belki de. Allah’ın kudretinin göstergesi olmalı bu: karşımda duran o adam var ya, isterse cahil olsun, isterse yaşadığı ülkenin dilini konuşamasın, hatta isterse evinde odasına kapansın insan yüzüne çıkmasın, ne olursa olsun, o adam var. bütün varlığı ile var. Allah var etti ve hiç bir aklısınırlı varlık bu gerçeği inkar edemez. kimse kimseyi (görmezden gelmekle) yok edebileceğini sanmasın mesela. var olmak herşey. ve belki de dayanmak, bu varlığı kararlılıkla sürdürmektir de rilke bu yüzden „dayanmak herşeydir“ demiştir, ne dersiniz?